YARGIYA MÜDAHALEYİ ANLAMAKTA GÜÇLÜK ÇEKİYORUZUzun dönemdir sessizliğini koruyan ve artık ülkemizde yaşanan demokratik gelişmelere, çetelere ve darbe planlayıcılarına karşı verilen hukuk mücadelesine destek olduğunu düşündüğümüz, hatta Özel yetkili Cumhuriyet savcısı Zekeriya Öz' ün veda konuşmasında "biz bu işleri tek başımıza yapmadık. Merkez Komutanlığının büyük desteğini gördük" şeklindeki açıklamalarından sonra Genelkurmay Başkanlığının eski alışkanlıklarına dönerek bir kez daha yetki sınırları dışına çıkarak sürmekte olan balyoz davasına ilişkin talihsiz bir açıklama yapmıştır.
Genelkurmay Başkanlığı 06.04.2011 tarihli açıklamasında balyoz davası kapsamında muvazzaf ve emekli askeri personellerin tutukluluk halinin devamına ilişkin verilen kararı anlamakta zorluk çektiklerini ifade etmektedir.
Bilindiği üzere bahsi geçen davalarda Genelkurmay Başkanlığı kurum olarak yargılanmamaktadır. Genelkurmay, bağımsız yargı tarafından yürütülen davayla ilgili, kurumsal olarak bu davayı takip etme, yönlendirme ve hatta baskı oluşturacak eylem ve davranışlarda bulunma ihtiyacını neden hissetmektedir?
Acaba bahsi geçen kişilerin yaptıklarını kurum olarak mı benimsemektedirler?
Oysa ki Anayasanın 138. maddesi ile güvence altına alınan yargı bağımsızlığına müdahale anlamı taşıyan bu açıklamayı biz bütün ülke olarak anlamakta güçlük çekiyoruz ve Genelkurmay Başkanlığının bu alışkanlıklarından külliyen ne zaman vazgeçeceğini merakla bekliyoruz.
İleri demokrasi ülkelerinde ordunun yargı süreci ile ilgili beyanda bulunması düşünülemez. Avrupa Birliğine aday olan Türkiye'nin bu durumu izah etmesi mümkün değildir.
Ülkemizde de ileri demokrasinin yaşanacağı günlerin geleceğine ilişkin ümidimizi yitirmiş değiliz. Her ne kadar bu talihsiz açıklamalarla demokrasimiz yara alsa da demokrasi mücadelemizden, Hukuk Devleti talebimizden vazgeçmeyeceğimizi yaşanan her türlü anti demokratik sürecin ve her türlü hukuksuzluğun karşısında olacağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz.
Av.Metin DOĞAN
KAHRAMANMARAŞ BARO BAŞKANI