2013-2014 adli yılı açılış töreni baromuzun yapımı tamamlanan hizmet binası konferans salonunda  yapıldı.

Tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

 Programda konuşan Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Küçük, vatandaşlara en iyi şekilde hizmet vererek adalet dağıtmaya çalıştıklarını söyledi. ‘Hukuktan adaletten medet uman insanlar için neler yapabiliriz’ düşüncesiyle hareket ettiklerini ifade eden Küçük, şunları kaydetti:

“Bunun muhasebesini yapıyoruz. Tüm hakim ve savcılarımız yoğun bir şekilde hizmet vermekten mutluluk duyuyor. Hakikaten yargının iş yükü her geçen gün artmaktadır. Fakat maraşımız için şunu söyleyebiliriz. Aynı nüfus oranındaki diğer illere göre iş yoğunluğumuz daha azdır ve sistemimiz oturmuştur. Yargımız vatandaşımızın memnuniyetini en üst düzeye taşımak için, tüm fertleriyle gecesini gündüzüne katarak çalışmaya devam edecektir.”

Baro Başkanımız Av. Metin Doğan konuşmasında, şöyle konuştu:

Türkiye mayıs ayı sonunda başlayan ve haziran ayı boyunca devam eden bir kaos ortamına ciddi bir çatışma ortamına sürüklenmek istenmektedir.

“Demokrasilerde toplantı ve gösteri yürüyüşü kişinin anayasayla güvence altına alınan ifade özgürlüğünün en büyük tezahürlerindendir. Ama düşünceyi ve ifadeyi açıklama hürriyeti, toplantı ve gösteri  yürüyüşü yapma bu anlamda hiçbir zaman için vandalizm, terörizme,yağmaya, çapulculuğa ve halkın huzuruna darbe vurmaya izin vermez. Bu nedenle bizim özgürlüğümüz başkasının özgürlüğünü tehdit etmeye başladığı  zaman biter. Bu nedenle Eylül ayının başlamasıyla ve üniversitelerin açılmasıyla bu oyunların yeniden sahnelenmeye çalışılacağını  basın yayın organlarından okuyoruz, görüyoruz. Ama maalesef bu olaylar, bu gösteriler ,ülkemize ekonomiye Türkiye’nin prestijine, karizmasına çok şey  kaybettirdi. Doğrusu bu olaylardan ne yapanlar ,nede karşısında olanlar nemalanamadı. Biz de huzurumuzu bozacak bu olaylara asla sebebiyet vermemeliyiz. Bu olanlara hiç bir şekilde tevessül etmemeliyiz.” Türkiye’de iktidarların yozlaştığı zorbalaştığı sürekli basın yayım organlarında tartışılıyor bugün de Ankara’da yapılan  adli yıl açılış töreninde bu konulu tartışma tamamen  gündeme damgasını vurmuş durumda Türkiye’de demokrasinin en yoğun olarak yaşandığı son 10 yılı yaşıyoruz. Vesayet rejiminden kurtulmuş demokratik kurumlarını hızla oluşturan yeni ve sivil bir anayasa yapım sürecinde ilerleme kaydetmiş bir ülkede artık otokratik bir yapıdan bahsetmek mümkün değildir.
Çoğulculuk ve çoğunluluk  yönetimi ayrımında iyi tespit etmek gerekmektedir. Şüphesiz ki demokrasi belli bir kısmın %51  in %49 a zorla idare etme yada tahakküm etme rejimi değildir. Ama hiçbir zaman unutulmamalıdır ki %51 in oy verelerinde istekleri arzuları onların emelleri öncelikli olarak dikkate alınmalıdır. Zira hükümete gelen partiler bir program hazırlar ve bu program çerçevesinde oy isterler ve o program çerçevesinde iktidara gelirler. Dolayısıyla çoğulculuk azınlığı da çoğunluğa tahakküm etme rejimi değildir.
28 şubat sürecinde aslanları kedilere boğduranların ve o kadar zulme o kadar haksızlıklara o kadar zalimliklere sessiz kalanların hiçbir açıklama yapmayanların hatta bu zulme tempo tutanların bugün çoğunluktan demokrasiden insan haklarından bahsetmeye hakları olmasa gerek diye düşünüyorum .

inşallah bir sonraki adli yıl açılışında artık ülkemizde demokratik sivil bir anayasa hakim olduğu bir normlar sistemine kavuşuruz temennisiyle , adli yılın bereketli huzurlu ve bizim meslektaşlarımızın açısından bol kazançlı geçmesini temenni eder saygılar sunarım.’’

Kahramanmaraş Valisi Şükrü Kocatepe, Garnizon Komutanı Kerim Acar, Belediye Başkanı Mustafa Poyraz ve çok sayıda avukat ,hakim , savcının ve davetlinin katıldığı tören, kokteyl ile son buldu.